Yusuf Dündar

Lomography’ye Giriş

Sınavların ardından üstümde siparişini verdiğim lomography kamerasına kavuşmanın heyecanı var. Neyin nesidir bu lomography diyorsanız elimden geldiğince açıklayayım. Genel hatlarıyla 1991 yılında Viyanalı gençler tarafından kurulmuş bir topluluk. Yurt dışında geniş kitleler tarafından takip ediliyor. Türkiye’de de yeni yaygınlaşmaya başlayan bir fotoğrafçılık akımı diyebiliriz. Lomo makinelerin fotoğraflara verdiği vignette efekti ve birbirinden ilginç renk doygunluk oranları lomography’nin sevilmesinin en büyük etkilerinden diye düşünüyorum.  Ayrıca tüm bütçelere hitap eden kamera seçeneği de herkesçe ulaşılabilir olmasını sağlıyor. (Burada bir not düşüyorum Türkiye’de her üründe olduğu gibi fiyatların normalinden yüksek olması durumu var. Sorun değil ama eBay ne güne duruyor 🙂 )

Tüm bunların ayrıntısıyla açıklandığı muhteşem bir sitesi var aslında lomography.com.tr Dünyanın dört bir yanından Lomography sevenleri bir araya getirme işlevini üstlenen bu sitede insanlar fotoğraflarını diğer üyelerle paylaşıp deneyimleri ile ilgili yazılar veya tavsiyeler yazabiliyorlar. Bu yüzden çok derin bir bilgi deryası konumunda ve lomograflar içinde önemli bir yeri var sitenin.

Lomography’de 9 kural ve bu 9 kurala uymamamızın gerektiği 10. bir kural daha var onlarda şöyle:

1. Kameranızı gittiğiniz her yere götürün. Nerede ne ile karşılacağınızı asla bilemezsiniz.

2. Kameranızı günün her saati kullanın, gündüz ve gece. Çünkü her anın ayrı bir hissi var.

3. Kameranız hayatınızın akışını engellememeli; onun bir parçası olmalı. Tıpkı yemek, içmek, konuşmak, yürümek, düşünmek gibi…

4. Kameranızı farklı açılarda tutun. Deklanşöre basarken, ne çektiğinizi görmek zorunda değilsiniz.

5. Kameranız elinizdeyken, yakınlaşmaktan korkmayın. İçinizde fotoğraf çekme arzusu oluşturan nesne ya da kişiyi mümkün olduğunca yakın markaja alın.

6. Düşünmeyin! Kameranızı alın, dışarı çıkın ve önünüze geleni çekin.

7. Hızlı olun! Saniyenin onda biri bile önemli. Ayarlarla vakit kaybetmeyin.

8. Film üzerine ne kaydettiğinizi önceden bilmek zorunda değilsiniz. Rastlantılara izin verin. Hayatın keyfini çıkartmaya bakın.

9. Sonradan da… “Aaa! O ne? Bunu ne zaman çekmişim? Nerde çekmişim?” Beyninizi bu tür sorularla meşgul etmeyin.

10. Kuralları kafanıza takmayın. 10 Altın Kural’ı unutun. Canınız ne istiyorsa, onu yapın.

Profesyonel fotoğrafçılıkta ki onlarca ayarın bulunduğu makinelerin aksine son derece basit olan Lomo makineler bir tuşa basarak istediğiniz an istediğiniz yerde fotoğraf çekmenize olanak sağlıyor. Çıkan fotoğraflarda ise nasıl bir sonuç ile karşılacağını hiç bir zaman  bilemiyorsun. Sanırım işin cazip kısmıda burası 🙂

Buradan örnek fotoğraflara bakıp ne gibi sonuçlar elde edilmiş görebilirsiniz.

Son olarak La Sardina Eight Ball Modelinden bir kaç fotoğraf paylaşarak bitiriyorum:

 

2 yorum

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Sosyal Medya

Beni sosyal medya üzerinden takip edebilir her türlü soru ve görüşlerinizi iletebilirsiniz.